he's the limit

  1. Artık fazla oluyor, haddini aşıyor.
    That's the limit! Bu kadar olur! Bu kadarı da fazla! Herşeyin
    bir haddi var! Çekilir şey değil! Bundan fazlasına müsaade edemem.
    within a two-mile limit: iki mil içinde.
    on/off limits
    ask. girilir/girilemez.